Manşet
3194 sayılı
İmar Yasasının 18 inci Maddesi Gereğince
Yapılan
Parselasyon ile İlgili
Genel
Müdürlük Muktezaları
TKGM
– Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 05.01.1998 tarih,
541–4 sayılı bir talimatı;
(Uygulamaya tabi parselde
yüzölçüm hatası tespit edilmesi hk.)
“.....
Bilindiği üzere, 3402 sayılı Kadastro Yasasının 41 inci maddesinde,
kadastroları kesinleşmiş taşınmaz mallarda vasıf ve mülkiyet değişikliği dışında
kalan ölçü, tersimat ve hesaplamadan doğan fenni hataların ilgililerinin
müracaatı üzerine veya kadastro müdürlüğünce resen düzeltileceği hüküm
altına alınmıştır.
3402 sayılı Kadastro Yasasının 41 inci maddesinde
22.02.2005 tarihli ve 5304 sayılı Yasa ile değişiklik yapılmıştır.
Değişikliğe göre; Kadastro
sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve
hesaplamadan doğan hatalar,ilgilisinin müracaatı veya kadastro
müdürlüğünce re'sen düzeltilir…..
Bu
nedenle;
1 – 141 ada
1 nolu imar parseline şuyulanan parsellerden 611 ve 1043 nolu parsellere
ilişkin olarak Gölbaşı Kadastro Şefliğinin 27.02.1987 tarih ve 34 sayılı
yazısında, adı geçen parsellerin tapulama çalışmalarında, tersimatlarında
yapılan hatadan dolayı miktarlarının yanlış hesaplandığı ifade edildiğinden,
konunun ayrıntılarını içeren bu hususta düzenlenecek bir rapor ve düzeltme
şeklini gösterir krokinin bir yazıya eklenerek, tebliğ tarihinden itibaren
30 günlük süre içerisinde düzeltmenin kaldırılması için sulh hukuk
mahkemesinde dava açılmadığı takdirde tapu kütüğü, pafta ve diğer fenni
belgeler üzerinde ekli krokiye göre gerekli düzeltmenin yapılacağı hususunun,
611 ve 1043 nolu parsel malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ edilmesi,
Ayrıca,
ölçü hatasına konu parsellerin tescilli bulundukları kütük sayfalarının
beyanlar hanesine, Kadastro Yasının 41 inci maddesine göre düzeltme
yapılacağına ve söz konusu parsellerin daha önceden yapılan imar uygulamasına
dahil edildiklerine dair uyarıcı nitelikte belirtme yapılmasının sağlanması,
2 – 30 günlük süre içerisinde düzeltmenin kaldırılması için dava açılmadığı
takdirde düzeltmeye ilişkin belgelere istinaden ilgili tapu sicil ve kadastro
müdürlüklerince gerekli düzeltmenin yapıldıktan sonra yapılan imar uygulaması
doğrultusunda (uygulama evrakı nazara alınarak) 141 ada 1 nolu imar
parselinin tescil edilmesi ve pafta ile diğer teknik belgelerde eksiklik
varsa bunların da tamamlanarak sonucundan ilgililerine bilgi verilmesi,
Şayet
belirtilen süre içerisinde mahalli sulh hukuk mahkemesine düzeltmenin
kaldırılması için dava açıldığı takdirde, dava dosya numaraları ilgili
parsellere ait tapu kütük sayfalarının beyanlar hanesine işlenip düzeltmeye ilişkin
belgelerin tasdikli birer örneklerinin ilgili mahkemeye gönderilmesi,
ayrıca, yapılmış bulunan imar uygulaması hakkında ayrıntılı bilgi verilmesi,
3 – 41 inci madde kapsamında değişikliğin yapılması durumunda, yapılan
değişikliklerin, merkezdeki ikinci nüsha tapu kütükleri ile bölge müdürlüklerindeki
paftalarına işlenmesi için, Tapu Arşiv ve Bölge Müdürlüğünüze bildirilmesi
gerekmektedir.....”
* * *
TKGM – Fen Dairesi
Başkanlığının 20.07.1996 tarihli ve 976 sayılı talimatı;
(Düzenleme sahası için asgari
birim hk.)
“.....
ilgi yazıda, düzenlemenin imar adasının tamamını kapsadığını ancak bir
kadastro parselini içerdiği, tek parselde 18 inci madde uygulaması yapılıp
yapılamayacağı hususunda tereddüt hasıl olduğu belirtilmektedir.
3194
sayılı İmar Yasasının 18 inci madde uygulamasında plân kapsamında birden
fazla parsel düzenleme sahasına alınarak imar ada veya adaları oluşturmak
mümkün olduğu gibi, en az bir imar adasını kapsaması durumunda bir parselin
de düzenlemeye alınması mümkündür.”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.08.2000 tarihli ve 3429 sayılı talimatı;
(18 uygulaması yapılan bir yerde
2981/3290 sayılı Yasa Ek:1 uygulaması hk.)
“.....
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı TAU Genel Müdürlüğünden alınan 06.07.1992
tarih, 11678 sayılı yazıda, 3194 sayılı Yasanın 18 inci maddesi uyarınca imar
uygulaması yapılan alanlarda, imar mevzuatına aykırı yapılaşma bulunması
halinde 2981/3290 sayılı Yasa uyarınca ıslah imar plânı uygulaması ya da imar
plânında değişiklik yapmak suretiyle 18 inci maddenin yeniden uygulama
imkanı olduğu belirtilmiştir.
Buna
göre; 3194 sayılı Yasanın 18 ve 2981/3290 sayılı Yasanın EK.1 inci maddesi
uygulaması sonucu oluşan imar parsellerinde imar plânı değişikliği yapılmak
(parsellerin sınır ve miktarlarında değişiklik yapılmak) suretiyle ikinci bir
imar uygulaması yapılması mümkündür.....”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 24.06.2003 tarihli ve 2077 sayılı talimatı;
(Ek.1 koşullarının varlığı
konusunda sorumluluk hk.)
“…..
18 inci madde uygulanmış bir yerde 2981 sayılı Yasanın uygulanabilmesi için
gerekli şartların oluşup oluşmadığının Tapu ve Kadastro Teşkilatı tarafından
takibi mümkün olmadığından bu konudaki sorumluluk plân tadilatını yapan
kuruma aittir. …..”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.08.2000 tarihli ve 3429 sayılı talimatı;
(Maddi hatalar encümen kararına
binaen düzeltilebileceği hk.)
“…..
18 inci madde uygulaması yapılan alanda, Yasaya aykırı olarak plân düzenleyen
idarece bir maddi hata yapılmışsa, bu hatanın düzeltilmesi için plân
değişikliğine gerek bulunmamaktadır. Belediyelerce, maddi hata yapıldığının
belirtilmesi halinde, alınacak encümen kararına istinaden Tapu ve Kadastroca
gerekli düzeltme yapılabilir. …..”
* * *
TAU Genel Müdürlüğünün 23.09.2005 tarihli ve 9949 sayılı görüş
yazısı;
(Kıyılarda imar uygulaması
yapılıp yapılamayacağı hk.)
“Kıyılar
denizlerin tamamlayıcısı olup, doğal niteliği gereği özel mülkiyete konu
olamaz, kıyı, herhangi bir tahsis işlemine gerek olmaksızın doğrudan doğruya
doğal yapısından ötürü herkesin serbestçe yararlanmasına sunulmuş sahipsiz
kamu malıdır. Böylece kıyının devir ve ferağ edilmesi, zamanaşımı yoluyla
mülkiyetinin kazanılması, tapu sicil hükümlerine bağlı bulunması,
haczedilmesi mümkün değildir.
Bu
nedenle mülkiyete konu olmayan ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan
kıyı kenar çizgisi ile deniz arasında kalan kıyı alanlarının 3194 sayılı İmar
Yasasının 18 inci maddesi kapsamında düzenlemeye tabi olunması söz konusu
değildir…..”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi
Başkanlığının 04.08.2003 tarihli ve 2724 sayılı onama kararı;
(10/b, 10/c yapılan yerde, 18
uygulanıyorsa DOP kesilip, kesilmeyeceği hk.)
“.....
2981/3290 sayılı Yasanın 10/b maddesine göre hisseli iken müstakil
hale gelmiş olan parsellerden, 10/b maddesi uygulamasının özel bir kadastro
olduğu ve bu uygulama sırasında ‘hisse miktarına göre bedelsiz terk edilmiş
gibi gözüken azalmanın’ dikkate alınmadan, normal kadastro parseliymiş gibi
değerlendirilerek 18 inci madde sınırları içinde hesaplanan DOP kadar
kesintiye tabi tutulmasının gerektiği,
.....
18 inci madde veya 2981/3290 sayılı Yasanın 10/c uygulaması sonucu oluşan
parsellerin tekrar 18 inci madde uygulaması içerisinde kalması halinde, bu
parsellerin DOP hesabına katılamayacağı ve dolayısıyla yeni ilave DOP
alınamayacağı, …..”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 02.06.1998 tarihli ve 1509 sayılı talimatı;
(İmar
yolu dışındaki yerlere rastlayan kadastral yolların ihdası hk.)
“.....
imar uygulaması sonucunda yol vasfını yitirmeden (imar yolu haline gelen)
kadastral yolların belediye adına ihdas edilmesi mümkün bulunmamakla
birlikte, meydan, yeşil alan, vs. gibi ortak kullanım alanlarına isabet eden
kısımlarında yol kapsamında değerlendirilmesi söz konusu değildir.
Buna
göre imar uygulamalarında düzenleme sahası dahilinde kalan kadastral
yolların, imar yollarına isabet eden kısımları düşüldükten sonra arta kalan
bölümlerinin belediye adına ihdasen tescil edilmesi gerekmektedir.”
* * *
TAU Genel Müdürlüğünün 13.06.1997 tarihli ve 8535 sayılı görüş
yazısı;
(Madde 15, 16 gereğince bedelsiz
terklerin ihdas edilip edilemeyeceği hk.)
“.....
imar plânı değişikliği veya revizyonu ile kullanım değişikliğine konu edilen
bu tür alanların belediyelerce kamulaştırma yoluyla elde edilecek hizmete
sunulması gerekmektedir.
Ayrıca,
3194 sayılı İmar Yasasının 18 inci maddesi uyarınca arazi ve arsa düzenlemesi
sonucu DOP kapsamında bedelsiz olarak kamu eline geçen ve tapudan yol olarak
terk edilen alanların imar plânı tadilatı ile yeniden özel mülkiyetlerine
hisseleri oranında verilmekte ise de bunun pratikte uygulama şansı olmadığı
düşünüldüğünden, bu tür alanların belediye adına tescil edilmesinin uygun
olacağı düşünülmektedir.....”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 24.10.2001 tarihli ve 4060 sayılı talimatı;
(İhdaslarla ilgili Tapu Sicil
Müdürlüğünce izlenecek yol hk.)
“.....
ihdasa konu sahanın, ilgili belediye adına tescilinin yapılarak Medeni
Kanunun 927 nci maddesi (Yeni Kanunun 1019 uncu maddesi) uyarınca ilgili kişi
veya kişilere (daha önce yapılan bedelsiz terk işlemine konu parsellerin
maliklerine) duyuruda bulunularak, yapılan işlem hakkında bilgi verilmesi,
Ayrıca,
ihdasen tescil gören parselin tapu kütüğünün ‘Beyanlar’ hanesine, söz konusu
taşınmaz malın bedelsiz terk edilen yerden ihdas suretiyle oluşturulduğu
yolunda belirtme yapılması gerekir.”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 16.12.1996 tarih 47–5418 sayılı talimatı;
(İhdasın Büyükşehir değil, ilçe
belediyesi adına yapılması hk.)
“.....
Kızılay Mahallesi 1173 ada 2 parsel sayılı kâgir apartman vasıflı taşınmazın
beyanlar hanesinde 48400 nolu imar plânı gereğince 20 m² yol fazlası olduğuna dair meşruhat
olduğu, anılan yol fazlasının adlarına tescili için Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanlığınca 10/Ekim/1996 gün 18886 sayılı yazılarla talepte
bulunulduğu,
Sonuç
olarak söz konusu yol fazlasının hangi belediye adına tescil edileceği
hususunda tereddüde düşüldüğü anlaşılmıştır.
Soru
konusu büyükşehir belediyesi ile ilçe belediyeleri arasındaki mal dağılımı
hususu 3030 sayılı Yasanın geçici 2 nci maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde
uyarınca kargir apartman vasıflı bir taşınmazdaki yol fazlasının, sınırları
içinde kaldığı ilçe belediyesi adına tescili gerektiği açıktır.
Yol
fazlasının 3030 sayılı Yasa öncesi Ankara Belediyesi tarafından hazırlanmış
bulunan imar plânına istinaden oluşması, büyükşehir belediyesi lehine bir
sonuç doğurmaz. Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara Belediyesinin devamı
olarak görülemez. Ankara Belediyesi, Çankaya İlçesi adına da hareket etmekte
iken, bugün büyükşehir belediyesinin böyle bir yetkisi bulunmamaktadır.
Bu
nedenle Çankaya Belediyesinin talebi karşılanması, ihtilaf halinde …..
Valiliğe başvurulması gerekir.”
* * *
TKGM – Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 29.01.2001 tarih 519 sayılı talimatı;
(Mücavir sahada ihdasın kim adına
yapılacağı hk.)
".....
Aynı konuda daha önce, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Teknik Araştırma ve
Uygulama Genel Müdürlüğüne intikal ettirilmesi sonucu cevaben alınan
16.09.1991 tarih 2590 sayılı yazıda; 2575 sayılı Danıştay Kanununun 23 üncü
maddesi uyarınca konunun Danıştay Birinci Dairesinin 23/Ekim/1990 gün,
E.1990/252, K.1990/267 sayılı kararıyla, 2644 sayılı Tapu Yasasının 21 inci
maddesiyle 3194 sayılı İmar Yasasının 17 nci maddesinin birlikte
değerlendirilmesi sonucu, belediyelerin mücavir alanlarında kalan ve imar
veya yol istikamet plânlarında uygulanması sonucu istikameti değiştirilen
veya kapanan yol ve meydanların yalnızca kamulaştırılmış olması halinde
belediye adına tescil edilebileceği, bunun dışında söz konusu alanların köy
tüzel kişiliği adına tescil edilmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı
bildirilmiştir. .....”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 1995
tarihli ve 152 sayılı onama kararı;
(İmar yolların ihdası,
eşdeğer yer ayrılması hk.)
“.....3194
sayılı İmar yasasının 18/3 üncü maddesi, düzenleme ortaklık paylarının,
düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, otopark,
çocuk bahçesi, yeşil saha, cami ve karakol gibi umumi hizmetlerde ve bu
hizmetlerle ilgili tesislerden başka maksatlarda kullanılamayacağı,
‘İmar
Plânı Yapılması ve Değişikliğine Ait Esaslara Dair Yönetmelik’in, imar plânı
değişikliklerinde uyulması gereken esaslara ilişkin 21/2 nci maddesi de, imar
plânındaki bir sosyal ve teknik alt yapı alanının kaldırılabilmesinin ancak
bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer bir alanın ayrılması
suretiyle yapılabileceği
Hükmünü
içermektedir.
Oysa
redde konu işlemde, ..... Belediye Encümeninin 23.03.1995 gün ve 926 sayılı
kararına istinaden düzenlenen parselasyon plânı ve dağıtım cetvelleriyle
daha önce düzenleme ortaklık payı olarak ayrılan kısmın yoldan ihdas
suretiyle İmar Yasasının 18/3 ve anılan Yönetmeliğin 21/2 nci maddesinde
belirtilen şartlar yerine getirilmeden, belediye adına tescili talep edildiğinden
dolayı, bu talebin yerine getirilmesi mümkün olmadığından, ..... Tapu ve
Kadastro Bölge Müdürlüğünce onanan ..... 1. Bölge Tapu Sicil müdürlüğünün
23.10.1995 gün ve 4471 yevmiye numaralı ret kararı ONANMIŞTIR. ”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.07.1997
tarihli ve 2506 sayılı talimatı;
(İmar yolların ihdası,
eşdeğer yer ayrılması hk.)
“ …..
gerek mülga 6785/1605 sayılı Yasanın 42 nci maddesi, gerekse 3194 sayılı
Yasanın 18 inci maddesi uyarınca yapılan uygulamalar sonucunda düzenleme
ortaklık payı veya bu maksatla başka isimler altında alınan ve yol, meydan, park,
otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, cami ve karakol gibi umumi hizmetlere
ayrılan alanların, yapılacak plân revizyonu veya tadilatı ile kaldırılarak,
özel mülkiyete konu edilmesi mümkün değildir.
Ancak,
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel
Müdürlüğünün 13 Haziran 1997 gün 8535 sayılı yazısında belirtilen kıstaslar
çerçevesinde kaldırılan sosyal ve teknik alt yapı alanının yerine eşdeğer
yeni bir alanın ayrılması durumunda, kapatılan kısım özel mülkiyete konu edilebilir.
Bu
nedenle, yapılan uygulamalar sonucu
düzenleme ortaklık payı veya bu maksatla başka isimler altında alınarak umumi
hizmetlere ayrılan alanlara karşılık olarak ayrılacak alanların aynı
parselasyon plânı sahası içinde ve mümkün olduğunca kapatılan ilk alana yakın
bir yerden ayrılmış olması halinde taleplerin karşılanması
gerekmektedir ...... ”
* * *
TKGM–Tasarruf
İşlemleri Dairesi Başkanlığının 02.05.2000 tarihli ve 1270 sayılı talimatı;
(İmar yolların ihdası, eşdeğer yer
ayrılması hk.)
“.....
Ankara İli, Kazan İlçesi, Fatih Mahallesinde yapılarak tescil edilen imar uygulaması sonucu oluşan 2476 ada 1 ve 2 parsel, 2477 ada 1
ve 2 parsel, 2478 ada 3 parsel ve 2479 ada 1 parsel sayılı taşınmaz mallar
arasında yer alan yolların
ihdasen Kazan Belediyesi
adına tescilini de kapsayan ve Kazan Belediye Encümeninin 3 Aralık 1999
tarih,1999/482 sayılı kararı uyarınca yapılan imar plânı tadilatının
tesciline yönelik talebin karşılanmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. .....”
* * *
TAU Genel Müdürlüğünün 07.02.2000 tarihli ve 2518 sayılı görüş
yazısı;
(Yeşil alanın ihdası
ve eşdeğer yer ayrılması hk.)
“.....
daha önceki yazılarımızda imar plânı değişikliği ile kullanım kararı
değişikliği getirilen DOP’tan sağlanan alana karşılık ayrılacak eşdeğer bir
alanın mümkün olduğunca kaldırılan ilk alana yakın bir yerden ayrılması
gerektiği belirtilmiştir.
Dolayısıyla
ilgili belediyece, DOP ve yeşil alandan ihdasen tescili talep edilen yerlerin
bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması halinde adı geçen belediye
adına tescili mümkündür.
Bu
kaldırılan alanlara karşılık açılacak yeni alanın miktar olarak ve hizmet
ettiği bölge büyüklüğü olarak aynı vasıfta olması şarttır.
Ayrıca
kaldırılan alanın yerine getirilen kullanım kararı, nüfusta bir artış meydana
getiriyorsa buna göre plânın tekrar gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa sosyal
ve teknik alt yapı alanlarının arttırılması gerekmektedir. Ancak, bir nüfus
artışı söz konusu değilse aynı yüzölçüme sahip bir alanın ayrılması yeterli
olacaktır.”
* * *
TAU Genel Müdürlüğünün 04.08.1997 tarihli ve 11597 sayılı
görüş yazısı;
(İki imar adasında yer alan imar
yolunun ihdası hk.)
“.....belediyesinin
..... tarih ... sayılı meclis kararı ile üç ayrı yapı adalarının
birleştirilerek konut kullanımlı tek yapı adasına dönüştürülmesi nedeniyle
imar plânının araziye yansıtılması bakımından gerekli düzenlemenin, son
duruma göre yeniden belediyesince yapılması mevzuat gereğidir.
Bu
nedenle, belediyece bu plân uyarınca yapılan ve plân gereği söz konusu imar
adası içinde kalan parsellerin birleştirilerek tek ada haline dönüştürülmesi
işlemi yapılırken eski plâna göre imar yolu olup, bugün için kapanan yol
durumunda bulunan ve daha önce kamu adına tapudan terkin edilen yolların yeniden ihdası ve
belediye adına tapu çıkartılmasında mevzuata aykırı bir durum
bulunmamaktadır.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 01.05.1989
tarihli ve 1498 sayılı talimatı;
(İmar yollarına rastlayan
kısımların durumu hk.)
“…..
İmar uygulamasında genel hizmetlere rastlayan kısımlar için uygulama plânda;
yol, meydan, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal
gibi genel hizmet alanlarına rastlayan kısımlar belediye ya da il özel
idaresi adına sicilden terkin edilir, bunun dışında konut, sanayi ve ticaret
alanı ya da benzeri tescile tabi kısımlara rastlayanlar ise Hazine adına
tescil edilir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 01.03.1999
tarihli ve 498 sayılı talimatı;
(İmar uygulamasında 4342 sayılı
Mera Yasasının geçerlilik tarihi hk.)
“.....
3194 sayılı İmar Yasasının 19 uncu maddesi uyarınca ilân edilip
kesinleştirilen parselasyon plânlarının kesinleştiği tarih değil, bu parselasyon
plânının dayanağı olan ve adı geçen Yasanın 8/b maddesinde tanımlanan imar
plânlarının (Nazım İmar Plânı ile Mevzi İmar Plânı) kesinleştiği tarihi esas
alınır.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 19.07.1997
tarihli ve 3165 sayılı talimatı;
(2/B sahalarında imar uygulaması
hk.)
“…..
2/B sahalarında, 2924 sayılı Yasanın 11 inci maddesinin gereği olarak 3402
Yasa gereğince kullanım kadastrosu henüz yapılmamışsa imar uygulaması da
yapılamaz. Kullanım kadastrosu yapılıp, kesinleştikten sonra imar
uygulamasında sakınca bulunmamaktadır. …..”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 11.09.1998
tarihli ve 2981 sayılı talimatı;
(Eski eser bulunan parselde imar
uygulaması hk.)
“.....
1457 nolu genelgemizde de açıklandığı üzere; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Yasasının 18 inci maddesinde, korunması gerekli taşınmaz,
kültür varlığı parsellerinin, taşınmaz kültür varlıklarının mahiyetine tesir
edecek şekil ve suretle ayrılması ve birleştirilmesi yasağı getirilerek,
ifraz ve tevhit işleminin, korunma alanı içerisine alınan taşınmaz kültür
varlığı parsellerinin mahiyetine tesir edip etmediğinin takdiri idaremize
ait olmadığından, taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Bölge Kurulunun
olumlu kararı olmadan ifraz veya tevhit işlemlerine ait taleplerin kabul
edilmemesi gerektiği
hüküm altına alınmıştır.
Buna
göre, üzerinde 2863 sayılı Yasa kapsamında eski eser şerhi bulunan taşınmaz
malları kapsayan parselasyon plânlarının tescillerinin, ilgili kurulun onayı
olmadan idaremizce doğrudan karşılanması mümkün bulunmadığından; eski eser
şerhi bulunan Doğanbey Mahallesi 293 ada 3 parselin de yer aldığı ve .....
Belediyesinin 27.09.1978 tarih, 4058/78 sayılı yazıları eki 30.04.1946
tarihli 8250/1 nolu plâna ilişkin bugüne dek tescil işlemlerinin yapılmamış
olması nedeniyle (plânlama eski eser şerhinin işlenmesinden önce yapılmış
olsa bile) uygulamanın tescili mümkün değildir.....”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.06.1999
tarihli ve 1663 sayılı talimatı;
(İmar
sahasında mezarlık ve DOP kesimi hk.)
“.....
Bilindiği üzere, 13.06.1994 tarih, 24959 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak
yürürlüğe giren 3998 sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkındaki Yasanın 2’nci
maddesiyle, mezarlık vasıflı taşınmaz malların imar planı kapsamına alınarak
park, bahçe, meydan gibi sahalar olarak ayrılamayacağı ve asli gayesi dışında
hiçbir amaç için kullanılamayacağı hükmedilmiştir.
Söz
konusu maddeden de anlaşılacağı üzere; vasfı mezarlık olan ve fiilen zeminde mezarlık
olarak kullanılan taşınmaz malların 3998 sayılı Yasa uyarınca imar
uygulamasına tabi tutulmaları veya amaçları dışında kullanılması mümkün
bulunmamaktadır.
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.10.1996
tarihli ve 4560 sayılı talimatı;
(İmar sahasında mezarlık ve DOP
kesimi hk.)
“.....374
parsel nolu ‘Mezar’ vasıflı taşınmaz maldan, imar
uygulaması sırasında DOP alınması 3998 sayılı Mezarlıkların Korunması
Hakkındaki Yasanın 2’nci maddesi karşısında mümkün bulunmadığından, bu
parselin eski miktar ve şekliyle belediyenin talebi doğrultusunda .....
Belediyesi adına,
Tescilinin
yapılması gerekir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 12.06.1995
tarihli ve 2394 sayılı talimatı;
(İmar uygulaması ve hisse hatası
hk.)
“…..
Hisse hatalarının DOP’dan giderilmesine imkan yok ya da ilgilisinin muvafakat
vermemesi halinde ise; ilgili tapu sicil müdürlüğünce söz konusu taşınmaz
maldaki tapu kayıt maliklerinin hisseleri yeniden incelenerek yanlış olan
hisselerin tespit edilip, bunlara ilişkin doğru hisselerin ilgili belediyeye
bildirilmesi ve belediyece, doğru hisseler nazara alınmak suretiyle yeniden dağıtım cetveli hazırlanması ve askı ilânına çıkarılıp kesinleşmesini müteakiben imar
tescillerinin yapılması gerekir. …..”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 20.10.1997
tarihli ve 3718 sayılı talimatı;
(İmar tescilleri sırasında hisse
hatası yapılması hk.)
“.....
ilgili tapu sicil müdürlüğünce yapılan hatalı tescil nedeniyle dilekçi D.D.
ile N.Y’e eksik pay, R.G. ile Ş.A’ya ise fazla pay verildiğinden, ilgililere
yazılı tebligat yapılarak, Medeni Kanunun 934/2 nci (yeni Kanunun 1026 ncı)
maddesi gereğince bir aylık süre verilip, yazılı muvafakatlerini vermemeleri
ya da dava açmamaları
halinde hatalı işlemin re’sen düzeltilebileceğini belirtmesi,
Verilen
bu süre içerisinde, ilgililerin dava açmayacaklarının bildirilmesi ya da
cevap verilmemesi halinde, hatalı tescil işlemi re’sen düzeltilerek Medeni
Yasanın 927 nci (Yeni Yasa 1019 uncu) maddesi uyarınca, işlem sonucundan
ilgililere duyuru yapılması, gerekmektedir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 25.05.1994
tarihli ve 2177 sayılı talimatı;
(Yola, yeşile rastlayan irtifak
hakkı tesisi hk.)
“.....
Merkez İlçe, Sütçüler Köyünde, Ömer HASIRCI’ya ait 107 ve Süheyl PEKEL’e ait
110 parsel sayılı taşınmaz mallar üzerinden, şirketlerince geçirilen enerji
nakil hattı nedeniyle tesis edilmiş irtifak haklarına konu olan yerlerin imar
plânında yol olarak gösterilen kısma isabet etmesi nedeniyle ifraz ve tevhid
işlemi sırasında, bu kısımların tapu sicilinden terkin edilmemesi
istenmektedir.
Bilindiği
üzere, Medeni Kanunun 912 nci maddesi (Yeni Kanunun 999 uncu maddesi) ile
İmar Yasasının 11 inci maddeleri gereğince yollar, umumi hizmetlere ayrılmış
taşınmaz mallar olması nedeniyle tescil edilmemesi gerekmektedir.
Ancak,
Sütçüler Köyü 107 ve 110 nolu parsellerden yola terki gereken kısımlar
üzerinde irtifak hakları bulunduğundan, bu irtifak haklarının isabet ettiği
yolların tapu kütüğüne yine ‘yol’ vasfıyla tescil edilerek söz konusu irtifak
haklarının aynen aktarılması gerekmektedir.....”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 20.03.1989
tarihli ve 167 sayılı talimatı;
(Yola, yeşile rastlayan irtifak
hakkı tesisi hk.)
“...
İrtifak hakkı ile yükümlü taşınmaz malın ayrılması halinde irtifak hakkının
her kısım için devam etmesi asıldır. Ancak, irtifak hakkı bir kısım üzerinde
kullanılamaz ise, o kısım maliki irtifak hakkının kendi taşınmaz malından
terkinini isteyebilir. İrtifak hakkı sahibi TEK, irtifak haklarının sadece
hat güzergahındaki parsellere aktarılmasını talep ettiğine göre, güzergah
dışında kalan parsellere bu hakkın aktarılması söz konusu değildir.
Ayrıca,
irtifak hakkı tesis edilmiş enerji nakil hattının geçtiği güzergahın
tamamının veya bir kısmının yol, meydan, yeşil alan gibi tescile tabi olmayan
yerlere isabet etmesi halinde, hak sahibi idarenin talebi olmadan terkin
işlemi yapılamayacağı ve sadece bu kısımlar için Medeni Kanunun 912 nci (Yeni
Kanun 999 uncu) madde gereği tescili muktazi hak doğmuş olduğundan, hakkın
kapsadığı kısımların ‘yol, meydan, yeşil alan’ gibi vasıflarla, ilgili idare
adına tapu siciline tescil edilmesi ve irtifak hakkının bu parsellere
aktarılması gerekmektedir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 17.07.2000
tarihli ve 2413 sayılı talimatı;
(18 uygulanmış yerde trafo yeri
tesisi amacıyla tadilat hk.)
“..... 3194 sayılı İmar Yasasının 18/3 üncü maddesi ‘Düzenleme ortaklık
payları, düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park,
otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, cami ve karakol gibi umumi hizmetlerden
ve bu hizmetlerle ilgili tesislerden başka maksatla kullanılamaz’
İmar
Plânı yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 21/2 nci maddesi ise ‘İmar
plânındaki bir sosyal ve teknik alt yapının kaldırılabilmesi ancak, bu
tesisin hizmet götürdüğü bölge için eşdeğer yeni bir alanın ayrılması
suretiyle yapılabilir’
Hükmünü
içermektedir.
Bu
nedenle trafo yeri olarak ayrılan alanın, 3194 sayılı Yasanın 18/3 üncü
maddesinde belirtilen düzenleme ortaklık payından elde edilen umumi
hizmetlerle ilgili tesisler (yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil
saha, cami ve karakol gibi) kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden,
yapılacak plân revizyonu veya tadilatı ile kaldırılarak özel mülkiyete konu
edilmesi de mümkün değildir.
Ancak,
İmar Plânı yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 21/2 nci maddesinde belirtilen kıstaslar
çerçevesinde kaldırılan sosyal veya teknik alt yapı alanında yerine eşdeğer
yeni bir alanın ayrılması gerekmektedir.
Bu
itibarla trafo yerlerinin, düzenleme ortaklık payından oluşan sahada yer
alması halinde ise söz konusu yönetmelik maddesi kapsamında kapatılan sosyal
ve teknik alt yapı alanına karşılık eşdeğer yeni bir alanın ayrılması,
kapatılan sahanın aktarma (taşıma) yapılan parselin maliki (malikleri) adına
hisselendirilmesi ve uygulamanın kesinleşmesini müteakiben tescil edilmesi,
bilahare bu alanın malikleri tarafından ilgili kuruma devrinin sağlanması
gerekmektedir.....”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 02.04.2001
tarihli ve 1338 sayılı talimatı;
(18 uygulanmamış yerde trafo yeri
hk.)
“.....
malikleri tarafından bedelsiz olarak yol ve yeşil alana terk edilen yerlere
isabet eden trafo yerlerinin ihdasen belediye adına (büyükşehirlerde ilçe
belediyesi) tescilinin yapılarak ilgili kuruma devirlerinin sağlanması ve
bedelsiz terk eden eski maliklerine veya mirasçılarına Medeni Yasasının 927
nci (Yeni Yasanın 1019 uncu) maddesi uyarınca, yapılan işlem sonucundan
bilgi verilmesi gerekmektedir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.06.2001
tarihli ve 2412 sayılı talimatı;
(Trafo yerinin plân tadilatı ile
kaldırılması hk.)
“.....
trafo yeri olarak ayrılan alanların, 3194 sayılı Yasanın 18/3’üncü maddesinde
belirtilen düzenleme ortaklık payından elde edilen umumi hizmetlerle ilgili
tesisler (teknik alt yapı) kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden,
yapılacak plân revizyonu veya tadilatı ile kaldırılarak özel mülkiyete konu
edilmesi mümkün olmayıp, ancak İmar Plânı Yapılması ve Değişikliklerine Ait
Esaslara Dair Yönetmeliğin 21/2’nci maddesinde belirtilen kıstaslar
çerçevesinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması gerekmektedir.....”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 22.10.2001
tarihli ve 2981 sayılı talimatı;
(Trafonun kadastro yoluna
rastlaması hk.)
“…..
Trafonun, kadastro yoluna isabet etmesi halinde belediye adına
(büyükşehirlerde ilçe belediyesi adına) tescillerinin sağlanmasını müteakip,
ilgili kuruma devri yapılır. “
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 06.01.2000
tarihli ve 35 sayılı talimatı;
(Park alanına cami ya da karakol
yapılması hk.)
“.....Benzer
bir konunun Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Teknik Araştırma Genel Müdürlüğüne
intikal ettirilmesi sonucu cevaben alınan 01 Kasım 2000 tarihli ve 25444
sayılı yazıda;
‘…
eğitim, sağlık, dini, kültürel ve idari yapılar ile park, çocuk bahçeleri,
dinlenme, gezinti, metropol ölçekteki fuar, botanik ve hayvanat bahçeleri ile
bölgesel parklar piknik ve eğlence alanları, spor ve oyun alanları gibi
sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile, elektrik, havagazı, içme ve
kullanma suyu kanalizasyon ve her türlü ulaştırma, haberleşme ve arıtım gibi
servislerin temini için yapılan tesisler ile açık veya kapalı otopark gibi
teknik alt yapı alanlarının kaldırılması, küçültülmesi veya yerinin
değiştirilmesine dair plân değişiklikleri 3194 sayılı İmar Yasasına istinaden
hazırlanan İmar Plânı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair
Yönetmeliğin 21 inci
maddesi uyarınca zorunluluk olmadıkça yapılmaz.
Zorunlu
hallerde de böyle bir değişiklik yapılabilmesi için imar plânındaki durumu
değişecek olan sosyal ve teknik alt yapı alanındaki tesisi gerçekleştirilecek
ilgili yatırımcı bakanlık ve kuruluşların mutlaka görüşünün alınması ve bu
tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması
gerekmektedir. İmar plânında yeni bir sosyal ve teknik alt yapı alanı
ayrılması durumunda da ilgili bakanlık ve kuruluşun görüşünün alınması
zorunludur. Bu kapsamda dini yapı alanlarına ilişkin plânlarda ve bunlara ait
değişikliklerde il müftülüklerinin görüşü alınacaktır.
633
sayılı Diyanet İşleri Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Yasada,
din konusunda toplumu aydınlatmanın ve ibadet yerlerini yönetmenin Diyanet
İşleri Bakanlığının görevi olarak açıklanmıştır. 4379 sayılı Yasa ile de;
cami ve mescitlerin Diyanet İşleri Bakanlığının izni ile ibadete açılacağı ve
bakanlıkça yönetileceği daha önceden açılmış bulunan cami ve mescitlerin
yönetiminin 3 ay içinde Diyanet İşleri Bakanlığına devredileceği hükme
bağlanmıştır. 3194 sayılı İmar Yasasına ek bir madde eklenmesine dair 4380
sayılı Yasada; ‘İmar plânlarının tanziminde plânlanan beldenin ve bölgenin
şartları ile müstakbel ihtiyaçları göz önünde tutularak lüzumlu cami yerleri
ayrılır. İl, ilçe ve kasabalarda müftünün izni alınmak ve imar mevzuatına
uygun olmak şartıyla cami yapılabilir’ hükmü yer almaktadır.
3194
sayılı İmar yasasının 18 inci maddesinde; imar plânlarında yol, meydan, park, otopark, çocuk
bahçesi, yeşil saha, cami ve karakol gibi
umumi hizmetlere ayrılan alanların düzenleme ortaklık payı olarak
düşülebileceği açıklanmıştır. Düzenleme ortaklık payından elde edilebilecek
cami yerleri, tescile konu alanlar olup, bu yerlerin hazine adına tescil
edildikten sonra, Diyanet İşleri Bakanlığına tahsis edilmesi gerekir. …..
İmar
Plânı Yapılması ve Değişikliklerine Dair Yönetmeliğin 21 inci maddesine uygun
olarak yapılan imar plânı değişikliği ile kullanım amacı değiştirilen
parsellerin yeni kullanım kararına uygun olarak tapuya işlenmesi, tapudan
terkin edilmesi gerekmeyenlerin getirilen kullanım kararına göre Hazine veya
ilgili kamu kuruluşu veya belediye adına tescil edilmesi gerekmektedir. İdare
tarafından herhangi bir kamu hizmetinin görülmesi amacı ile plân kararı
getirilerek kamulaştırılan parseller, yeni bir plân kararı ile özel mülkiyete
konu olduğunda ilk sahibine iade edilir. Ancak bu durum herhangi bir özel
hüküm olmaksızın hibe ve bağış gibi yollarla elde edilen ve kamu hizmetine
ayrılan alanların yeni bir plân kararı ile özel mülkiyete konu olması halinde
geçerli olmayıp, bu alan ilgili idare adına tescil edilir’
Şeklinde
görüş bildirmiştir.
Bu
itibarla; yapılan ifraz işlemi sonucu bedelsiz terk suretiyle oluşturulan
park alanlarından 3035,05 m²lik kısmın ‘cami
alanı’ olarak ihdasen
İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına tescili talebinin karşılanması mümkün
bulunmamakta olup, ‘cami alanının’ oluşturulmasıyla ilgili olarak İl
Müftülüğünün olumlu görüşü doğrultusunda kullanım amacı değiştirilen park
alanına eşdeğer yeni bir alanın aynı bölge içinde, aynı kullanım amacına
tahsis edilmesi suretiyle yapılacak plân tadilatı paralelinde yeni bir imar
uygulaması halinde ‘cami alanı’nın Maliye hazinesi adına tescili ile Diyanet
İşleri Başkanlığına tahsis edilmesi gerekmektedir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 08.12.2006
tarihli ve 4630 sayılı onay talimatı;
(Otopark
alanının park ve cami yeri yapılması hk.)
“…..Bilindiği
üzere Plân Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 27/2 nci maddesi; ‘İmar
plânındaki bir sosyal ve teknik altyapı alanının kaldırılabilmesi ancak, bu
tesisin hizmet götürdüğü bölge için eşdeğer yeni bir alanın ayrılması
suretiyle yapılabilir’ hükmünü içermektedir.
Ayrıca
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğünden
alınan benzer yazılarda; 3194 sayılı Yasanın 18 inci maddesinin 3 üncü
fıkrasında, düzenleme ortaklık paylarının düzenlemeye tabi tutulan yerlerin
ihtiyacı olanyol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, cami
ve karakol gibi umumi hizmetlerden
başka amaçla kullanılamayacağından özel mülkiyete konu olamayacağı; imar
plânı değişikliği ile kullanım kararı değişikliği getirilen alana karşılık
ayrılacak eşdeğer bir alanın, aynı tadilat plânında gerçekleştirilmesi ile
ayrılacak yeni alanın mümkün olduğunca kapatılan ilk alana yakın bir yerden
karşılanması; yeni alanın
miktar olarak ve hizmet ettiği bölge büyüklüğü olarak aynı vasıfta olması ve dağıtım cetvellerinde bu
alanın gösterilerek meclis karar, tarih ve sayısının plân üzerinde belirtilmesi
gerektiği, hususları da ifade edildiğinden,
Gerek
Mülga 6785/1605 sayılı Yasanın 42 nci maddesi, gerekse 3194 sayılı İmar
Yasasının 18 inci maddesi sonucunda DOP veya bu maksatla başka isimler
altında alınan umumi hizmet alanlarının yapılacak plân değişikliği ile
kaldırılarak özel mülkiyete konu edilmesi mümkün değildir. Ancak yeni
uygulama ile önceki uygulamada umumi hizmetlere ayrılan yerler aynen muhafaza
edilebileceği gibi düzenleme dahilinde başka yerlere de aktarılabilecek,
dolayısıyla miktarlarında herhangi bir azaltmaya gidilemeyecektir.
Yapılacak
plân değişikliklerinde DOP’tan oluşturulan umumi hizmetlere ayrılmış
alanların, ihdasen tescil edilebilmesi için miktar olarak ve hizmet ettiği
bölge büyüklüğü olarak aynı vasıfta olması ve bu alana karşılık ayrıldığının
belgelendirilerek her iki işlemin yukarıda açıklanan kriterler çerçevesinde
birlikte sonuçlandırılması gerekir…..”
* * *
TAU Genel Müdürlüğünün 30.06.1995 tarihli ve 8913 sayılı görüş
yazısı;
(Yeşil alanda akaryakıt satış
istasyonu kurulması hk.)
“.....
3194 sayılı İmar Yasasının 18 inci maddesi uyarınca yapılan arazi ve arsa
düzenlemesi sonucunda DOP olarak elde edilen ve umumi hizmet alanlarından
biri olan yeşil alan ihtiyacını karşılayan yeşil alanın bir kısmının Gayri
Sıhhi Müesseseler Yönetmeliğine göre 2. sınıf gayri sıhhi müesseseler
olarak gruplandırılan
‘Akaryakıt Satış İstasyonu’na dönüştürülmesi mümkün değildir.”
* * *
TKGM – Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığının 18.12.2000
tarihli ve 1678 sayılı onay talimatı;
(İmar parsellerinde teknik hata
hk.)
“.....
imar plânı uygulamaları sonucu oluşmuş olan hataları 3194 sayılı İmar
Yasasının 18 ve 19 uncu maddeleri ile ‘İmar Yasasının 18 inci Maddesi
Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi İle İlgili Esaslar Hakkında
Yönetmeliğin 5 inci maddesi kapsamında, en az bir ada bazında hazırlanacak
yeni bir parselasyon plânı ile, ilgili kurum tarafından gösterilmesi
gerekir.....”
|
Hiç yorum yok :